Film izlemek bir çoğumuz için vazgeçilemeyecek bir tutkudur. İzlediğimiz görüntülerin tamamen kurgudan ibaret olduğunu bildiğimiz halde büyük bir heyecanla izliyor oluşumuzun mutlaka akademik temelli psikolojik bir açıklaması olsa da bence bu ilginin en büyük sebeplerinden biri; gerçeklerden, hayatımızda ki problemlerden bir miktar uzaklaşarak, kendimizi bir kaç saatliğine de olsa ütopik bir dünyaya sokmaktır.

Ütopik Dünyanın Cazip Daveti

Hepimizin olduğu gibi benim de hayatım boyunca unutamadığım, her izlediğim de farklı bir tat aldığım enfes filmler var. Bu başlık altında bende iz bırakan bu filmlerden bahsedeceğim. Esasen, bu filmleri bir çok kişi zaten çok iyi biliyor diye düşünüyorum ancak paylaşmamda ki temel amaçlardan biri aynı beğenilere sahip insanları çekerek sinerji oluşturmak diyebilirim. Her ne kadar böyle bir şeye imkan vermesem bile, aranızda, bu listede bulunan filmleri izlememiş olan varsa daha fazla zaman kaybetmeden izlemesini ısrarla tavsiye ederim.

işte Fevkalade 5’li

Lafı daha fazla eveleyip gevelemeden, sizleri de daha fazla merakta bırakmadan listeye geçiyorum. Umarım, bu yazıyı okurken, gözünüzde anıların canlandığı, izlerken hissettiklerinizi yeniden anımsayacağınız bir zaman tüneline dalış yaparsınız. Buyurunuz efendim…

5 NUMARA: Unbreakable, Split, Glass (gerilim, fantastik)

İlk duyanların (görenlerin) bu nasıl üçleme diyeceği fakat dibine kadar enfes bir üçleme olan muhteşem seri. Standart devam filmlerinin aksine bu seri de yeni bölümler öncekilerden daha başarılı, daha sürükleyici ve izleyiciyi ekrana daha fazla kilitleyen bir yapıdadır. Gerilim, fantastik türünün en güzel örneklerini barındıran seri, özellikle bu türün hayranlarına vadettiklerini gerçekleştirmenin haklı gururunu yaşamalı, yaşıyor. Tüm bunlarla birlikte barındırdığı psikolojik gerilim öğelerine de yaş pastanın üzerindeki çilek diyebiliriz.

Gerilim, fantastik türü severlerin kaçırmaması gereken eserlerdendir.

Detaylar;

4 NUMARA: MAD MAX SERİSİ (bilim-kurgu, aksiyon, macera)

Böyle bir liste olur da MAD MAX bu listenin dışında kalabilir mi? İçinizden bazılarının -iyi de bu filmin 4. ve 5. filmleri de çekildi, diyenleri duyar gibi oluyorum. Haklılar da. Fakat bizim işimiz yeni nesil son 2 bölüm ile değil. Biz bu listede efsane ilk 3 seri ile ilgileniyoruz.

Sıra dışı çizgisi, aykırı kurgusu ve döneminin ötesinde görsel efektleri ile doğuştan “kült” eserler arasında yerini en önden almış bir yapıt. Çekildiği yıllarda, aykırı yapısı nedeniyle kimi film eleştirmenleri tarafından kısmi tepki toplamış olsa da Bilim kurgu severlerin gözlerini fal taşı gibi açarak izlediği hatta ve hatta, tekrar tekrar izlediği  efsanevi seri.

Konusu ise kısaca; dünyanın sonunun geldiği bir ortamda yakışıklı abimiz max’in (Mel Gibson) acımasız bir çeteye karşı verdiği amansız mücadeleyi konu alıyor diyebiliriz. İzleyiniz efendim. İzleyiniz ve izlettiriniz.

Detaylar;

3 NUMARA: ALIEN SERİSİ (bilim-kurgu, korku)

Benim gibi uzaya meraklıysanız, hayal dünyanızın uçsuz bucaksız diyarlarına seyahat etmeyi seviyorsanız, bu seyahat esnasında da gerilmek heyecan veriyorsa bu yapım tam size göre. Ridley Scott abimizin yönettiği, oturduğunuz yerde zıplamanıza sebep olacak korku öğeleri barındıran bu filmi, ışıkları kapatarak izleyebilecek kadar yürekli birileri henüz çıkmadı.

Dar koridorlarda, ürküten sesler eşliğinde kaçarken, yaratığın nefesini ensemizde hissetmemek mümkün değil. Yıllar yıllar sonra, yaratığın, insanın yarattığı robot tarafından yaratılmış bir şey olduğunu anladığımız da bilimin her zaman insan yararına işlemediği yorumunu yapacağız. Fakat, serinin ilk üç bölümü bize bu bilgiyi vermeyecek. Cehaletin erdem olduğunun bilinciyle, korku tünelinde gezintiye çıkmak istiyorsanız bu filmi tekrar izlemenizi öneriyorum.

Detaylar:

2 NUMARA: BEFORE SERİSİ (romantik, dram)

Hoppalaaa, bu kadar bilimkurgu ve korku türünün arasına romantizmi nasıl soktuk? Seçenek çok liste dar olunca hangi film listeye girsin diye düşündük taşındık birazcık da kaşındık ve BEFORE serisinde karar kıldık.

Konuşmak, insanın zekasını kullanma sanatıdır derler. İşin içine bir de aşk girdi mi tadından yenmez olur o diyalog. Tesadüf eseri birbirleri ile yolları kesişmiş iki insanın, romantizmin konuşarak da yaşanabileceğini kanıtlamasına dönüşmüş nadide bir eserdir. Yıllar geçer, araya mesafeler girer ancak anlatılacak her zaman bir şeyler vardır.

Yüksek gişe beklentilerinin oluşturduğu kaygıları taşımadan ortaya çıkarılmış ilk filmin izleyici tarafında topladığı yüksek takdir bile 2. filmin yapılması için 9 yıl geçmesini engelleyememiş. İşini severek yapanların ortaya çıkardığı her halinden belli olan duygu yüklü, kadın erkek ilişkisi ni yeniden ele alan, müzikleriyle, senaryosuyla, atmosferiyle büyüleyen bu yapımı izlemediyseniz, kayıp büyük 🙂

Detaylar:

1 NUMARA: GELECEĞE DÖNÜŞ SERİSİ (bilim-kurgu, macera, komedi)

Film temalı her hangi bir liste yapıldığında, bu listeye girmeme ihtimali olmayan tek film “BACK TO THE FUTURE” diyebilirim. Hayal gücünün sınırlarla limitlenemeyeceğinin somut kanıtı, zaman olgusunun en masum paradoksudur. İlk defa izleyecekseniz devreleri mutlaka yakarsınız. Anlamak için tekrar tekrar izlemek kaçınılmazdır bu eseri.

Filmde onlarca gizli mesaj vardır. Sadece bu mesajlar için bile başlı başına bir konu yazılabilir aslında. 1885 – 1955 – 1985 – 2015 yılları olmak üzere 4 farklı dönemde geçer konular. Oyunculuklar, atmosfer, müzikleri, kurgusu ile bir film ancak bu kadar şahane olabilir dedirten cinstendir.

Özellikle Michael J. Fox (Marty McFly) ve Christopher Llyod (doktor) efsanevi oyuncukları ile üçlemeye damga vurmuşlardır. Filme damga vuran bir diğer karakter de “De Lorean” (zaman yolculuğunu mümkün kılan araba) ‘dir. Ayrıca doktorun icadı “akım kapasitörü”nü de unutmamak gerekir.

Steven Spielberg‘in elinin değdiği her halinden anlaşılan filmimizde, günümüzü, önce geçmişle sonra gelecekle daha sonra  çok daha geçmişle bağlayacak hayali derinlikte tarifsiz duyguları keşfediyoruz.

Detaylar:

asyabahis giris

sekabet giris

cratosslot giris